Amerikalı fizikçi Julius Robert Oppenheimer’ın hayatına odaklanan “Oppenheimer” filmi, 21 Temmuz’da Barbie’yle aynı gün vizyona girdi ve eleştirmenlerden büyük övgü aldı.
Başrollerinde Cillian Murphy, Robert Downey Jr. ve Matt Damon‘ın yer aldığı “Oppenheimer” tüm zamanların en çok kazanan biyografi filmi olurken, yılın en çok hasılat yapan üçüncü filmi olmayı da başardı.
“Dune”un yönetmeni Denis Villeneuve ve “Ateşli Geceler”, “Kan Dökülecek” gibi yapımlarla tanınan Paul Thomas Anderson, Associated Press’e verdikleri röportajda filmden övgüyle söz etti.
“Oppenheimer”ı başyapıt olarak nitelendiren ve IMAX deneyiminden övgüyle söz eden Villeneuve, “Sinemanın geleceği IMAX ve büyük formatlarda. Seyirci evinde izleyemeyeceği, internetten izleyemeyeceği bir şey görmek istiyor. Bir olay yaşamak istiyorlar. Bazı insanların zihninde filmlerin bir sanat formu olmaktan çıkıp içerik haline geldiği düşüncesi var. ‘İçerik’ kelimesinden nefret ediyorum. Oppenheimer gibi filmlerin beyazperdede gösterime girmesi ve bir olay haline gelmesi, sinemalarda deneyimlenmesi gereken muazzam bir sanat formu olduğu fikrine yeniden ışık tutuyor” dedi.
“İZLEYİCİLER BUNUN KARŞILIĞINI ALDI”
“Chris gibi güçlü bir sinemacı size parmağıyla işaret edip nereye gitmeniz gerektiğini söylediğinde… Dinlersiniz… Ve izleyiciler bunun karşılığını aldı” diyen Paul Thomas Anderson da sözlerine şöyle devam etti:
“Filmi hakkıyla izlemek için El Paso’dan Dallas’a giden bazı film meraklıları tanıyorum. Gidiş dönüş yaklaşık 18 saat. Oppenheimer’ı sinemada görmenin her açıdan daha üstün olduğuna katılmayacak kimse olduğunu sanmıyorum.”
Öte yandan 181 dakikalık uzunluğuyla dikkat çeken “Oppenheimer”, uluslararası gişede en çok kazanan Christopher Nolan filmi olmayı da başardı.
Bir yanıt yazın