Geçmişte Hristiyan ve Müslümanların yan yana yaşadığı Ani, Arpaçay Nehri’nin geçtiği derin dar boğazın ortasında 85 hektarlık alana yayılıyor.
“Dünya Kenti”, “Medeniyetler Beşiği”, “Binbir Kilise” ve “40 Kapılı Şehir” olarak da adlandırılan Ani’de, cami, kilise, katedral gibi dini yapıların yanı sıra kültür hazinesi birçok tarihi yapı bulunuyor.
Kafkaslar’dan Anadolu’ya ilk giriş kapısı olma özelliği taşıyan Ani, 11. ile 12. yüzyıla ait İslam mimarisi eserleri bünyesinde barındırıyor.
UNESCO tarafından 2012’de Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edilen Ani Ören Yeri Antik Kenti, 2016’da dünya mirası olarak tescillendi.
Tarih boyunca Türklerin yanı sıra birçok farklı medeniyetin yaşam sürdüğü, 970-1320 arasında Ermenice, Yunanca, Türkçe, Arapça, Gürcüce, Farsça olmak üzere en az 6 dil konuşulan Ani, her mevsim binlerce ziyaretçi ağırlıyor.
Ziyaretçilerden Hakan Köksal, birbirinden farklı yapıların bir arada bulunduğunu Ani’nin, ziyaretçilerini unutulmaz tarihi bir yolculuğa çıkardığını söyledi.
Kars‘a gezi amacıyla geldiklerini belirten Köksal, “Kars’a gelmişken Ani Ören Yeri’ni görmeden olmazdı. Bu tarihi dokuda çok güzel yerler var, kilisesi, camisi, farklı yapıların bulunduğu bir yer. Herkesin buraya gelip bu tarihi dokuyu görmesini tavsiye ediyorum” dedi.
Bir yanıt yazın